Yıllardır her öğrenci kendi hikayesiyle gelir oturur sınıfa . Seminerlerime katılanlar genç de olsa yetişkin de kadın da olsa erkek de değişmez bu. Hiç değer görmemişi, itilip kakılmışı, saçı okşanmamış, eli tutulmamışı da gelir, küçük dağları ben yarattım diyeni de. Hiç hayal kuramamış, sürekli değersizleştirilmiş , mutlu olamamışlar daha çoktur sınıfta. Üniversiteli genç ya da emekliliği gelmiş bir memur ;
- Özel konuşabilir miyiz hocam? dediklerinde,
- Dinliyorum - deyince gözlerindeki hayret , yüzlerindeki gülümseme şaşırtırdı beni ilk yıllar . Hiç dinleyenleri olmamış ki ! Sonra anladım ki on sekiz de olsa kırk sekiz de yaşları , dinleyen birini bulmanın tarifsiz mutluluğu gözlerindeki. Değersiz bir toplumun değer görmek için çırpınan bireyleridir karşımdaki .
İşte o zamanlarda bir isim yetişir imdadıma . Kulağıma fısıldar anahtar kelimeleri.
Şiddet görüyorum diyeceğini anlayınca , al bunu oku der “ Savaşçı” yı , düştüm kalkamıyorum diyene “Damdan Düşen Psikolog”u, ne yapsak çocuk bizi dinlemiyor diyene “Geliştiren Anne Baba”yı, ders çalışmıyor kerata diyene “Başarıya Götüren Aile “yi , bu adamdan eş olur mu diye sorana “Evlenmeden Önce “ yi veriyorum .
Bilim insanlarından kalın kalın kitaplar yazmaları beklenir ya hep, aslında pek çok bilim insanının kitabı çöptür! Çok az bilim insanının kitabı gerçek hayata ışık tutar ve yaralara deva olur. Tıpkı Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu hocamız gibi .
Evinde yemek yapan bir anne ergenlikle savaşan oğluyla nasıl konuşacağını anlatan satırları açıp bulabilir mesela yemek tarifi bulur gibi .
Hayatta nasıl bir yol çizeceğini bilemeyen gençler okuyup kendilerine ait bir yol çizebilir okuyup onun kitaplarını . Her şey bitti dediğiniz anda gelir bir kuş gibi konar yüreğinize bir sözü: “denemeden bilemezsin ki !
Onun kitapları bir şifacının yeryüzünün binbir çeşit otlarından damıttığı iksir gibidir , okur ve iyileşirsiniz.
İşte duayenimiz, can cana iletişimin piri Doğan Hocamız “can yolculuğunu “ geçen sene tam bugün tamamladı bize de ardından bir ahhh demek düştü.
Hayattayken de kıymeti bilinen nadir değerlerden biriydi Doğan Cüceloğlu hocamız .
Hangi şehre, hangi okula gitse salon tıklım tıklım olurdu . Anneler, öğretmenler , çocuklar , emekliler ...
O, bazen ekranlarda bazen radyoda, düşe kalka yaşadığı hayatı ve hatalarını anlatırken aslında nasıl “iyi insan “ olabileceğimizin de anahtarını sunardı bizlere . Alın açın şimdi o iyilik kapısını ve girin içeri der gibi de gülümserdi daima .
Biz iletişimcilerin kutup yıldızı , eğitimcilerin piri, Anadolu’nun bir köyünden çıkıp Amerika’da tahsil gören ama ülkesine dönüp bu topraklara gönül borcunu ödeyen bir abdal, bir şair , düşünür ve yazar ... Ama önce çocuk , önce insan, sevgili Doğan Cüceloğlu .
Siz bu dünyadan göçüp gittiğinizde hocam , buralarda manolyalar kar altındaydı . Bugün bir yıl oldu ve dışarıda sizin gözleriniz gibi ışıl ışıl bir güneş var, üstelik unutma beni çiçekleri de sardı bahçeleri ve gölde karabataklar neşeyle eşlik ediyor bu satırlara ..
Hani siz bir söyleşide - demek benim annem öldü , annem yoksa kimsem yok benim artık - diye ağlamış milyonları da ağlatmıştınız ya! Siz gidince biz ...
Sevgili dostlar, Doğan Hocamız ebedi aleme göçmeden önce yazdığı “Var mısın “ adlı son kitabında sanki bilir gibi son nasihatleri olduğunu , yaşamı sorguluyor, sorgulatıyor bizlere ve sık sık soruyor: Var mısın?
Artık hayatta bir seçim yapmamız gerekiyor . Ya bize sunulan hayatı sıradan , gelişigüzel ve bencilce yaşamak ya da içimizdeki çocuğu öldürmeden, her anın hakkını vererek ve etrafımıza bir deniz feneri gibi ışık saçarak , neşeyle , iyilikle bu yolculuğu tamamlamak .
Kötü olmak çok kolaydır ve zor olan iyi olmaktır . İyilik bir değerler bütünüdür ve bir günü değil bütün bir yaşamı kapsar .
Ben iyiliği seçiyorum ve umarım sürdürülebilir olur . Şimdi siz sevgili okurlar .
Şimdi Doğan Hocamı rahmetle ve özlemle anarken hocamızın adına ben size soruyorum : Var mısın?
Yorum yazarak Oxijen TV Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Oxijen TV hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Oxijen TV editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Oxijen TV değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Oxijen TV Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Oxijen TV hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Oxijen TV editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Oxijen TV değil haberi geçen ajanstır.