Bu tip konuşmalara hiç rastladınız mı? Okula gitmemek, evde eğitim, okulsuz toplum…
Sürekli kullandığımız instagram, facebook üzerinden de, özellikle yurt dışında yaşayan kişiler tarafından “çocukları okula göndermeme hakkı olmalı, evde eğitim yapılabilmeli” gibi söylemler yaygın…
İşte efendim Amerika’da şöyleymiş, falanca ülkede böyleymiş…
Biz akıllı, us’lu çocukları nasıl topluma kazandırırız, heba olmasınlar’ın peşinde koşar iken sosyal devlet anlayışıyla hiçbir ilgisi olmayan, ırkçı söylemlerin bugün devam ettiği ve silinemeyecek şekilde zihinlerinde var olduğu ülkelerde gördüğümüz her şeye de imrenmeyelim lütfen.
Öyle birkaç bin kişiden oluşan über eğitimli küçük bir ada ülkesi miyiz de çocukları evde yetiştirme hakkı tanıyalım. Bu hak her veliye verilebilir mi sizce? Belki okula başlama yaşı küçük itirazı gelebilir, belki sistemin dayattığını yadırgayabilirsin ama biz evde okul, okulsuzluk kavramlarına hiç uygun ülkeler değiliz.
Okulsuzluk kavramı diyor ki:“Okullar öğrenciler için sadece öğrenme yeri değil, hedeflerine ulaşmak için diploma veren bir kurumdur. Okula gelen öğrencileri kurum, kurallar, idareciler ve öğretmenler ezerler ve onları istedikleri kalıba sokarlar. Bu özgürlüğü, hayalleri, bireysel girişimi, yetenekleri öldürür.”
Aa haklı mı diyorsunuz? Hayır. Çok ütopik. Özünde doğru olabilir ama uygulanabilirlik asla bırakılamaz.
Amerika zaten kendi eğitim sistemiyle ilgili yatırım yapayım gibi bir derdi olan ülke değil, ithal etmeyi seven bir ülke. Hazır yetişmiş beyin gücünü toplamayı seven bir ülke.
O yüzden özellikle entelektüel çevreler itibariyle bu tip görüşlere itibar edilmemesi çünkü hayatın istanbul’un boğaz sırtlarından ibaret olmadığını, taşra denilen Anadolu coğrafyasının çok cevher barındırdığını ve onları ortaya çıkaracak tek madenin de okullar olduğunu unutmayalım.
Sistem eleştirilebilir, idealize edilebilir fakat biz okullarımızın ve öğretmenlerimizin kıymetini bilmeliyiz. Nasıl daha verimli hale gelebileceğini konuşmalı, modern eğitimin içinde onur, görev, sorumluluk, cesaret, erdem gibi sistemleri yaşatan bireysel hasletlere önem veren kurumlar haline gelmelerine uğraş vermeliyiz.
Yorum yazarak Oxijen TV Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Oxijen TV hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Oxijen TV editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Oxijen TV değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Oxijen TV Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Oxijen TV hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Oxijen TV editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Oxijen TV değil haberi geçen ajanstır.